Nobel ödüllü yazar Jose Saramago' nun sıradışı, sarsıcı ve fantastik bir romanı daha gün yüzüne çıktı: GEZİ. Yazarın ölümünün üzerinden geçen 3 yıl gizli kalan bu kitap, taslak halinde, kilidi kayıp gizli dolabından çıkmıştır.
Konusu ise şöyle:
B.O.P-US'ları Tanıyalım
Geçmişten, bilinmeyen bir evrenden gelen bazı yarı insan yarı robot canlı formları (Bop-us), Orta doğu civarında bir ülkenin kontrolünü ele geçirirler. Dış görünüş açısından insana çok benzeyen Bop-us' lar, kendilerine verilen görevleri -ülkeyi 100 yıl geriye götürmek- eksiksiz yerine getirmek üzere kodlanmışlardır. Normal insanlar gibi beslenen bu Bop-us'ların, bu anlamda insandan farklı en önemli özellikleri doymamalarıdır. İdrak ve vicdan gibi insana has bazı özellikler kendilerinde bulunmadığından, bazıları aşırı tüketimden patlamışlardır. Sınırsız bir hayal gücüne sahip olan Bop-us'ların beyinleri eski tip ROM ile (Read Only Memory) ( Sadece okunabilir bellek) dizayn edildiğinden yeni bilgilere ve gelişmelere kapalıdır. Özal ,aman işte özel, dizayn kulakları sayesinde yalnızca istediğini duyar; özel gözleri sayesinde yalnız istediğini görürler. Misyonları, kendilerini gönderenlerce 3 aşamalı olarak planlanan Bop-us'lar, "Hadi bakalım" ve "Biz biliriz" aşamalarını içeren ilk 8 yılda altyapı çalışmalarına yoğunlaşmış, "Zekanın Terki" diye adlandırılan son dönemlerinde ise yalpalamaya başlamışlardır.
10 Yıl gibi kısa bir sürede yönetim kadrosuna virüs gibi yayılan Bop-us'lar, eski insan yeni Bop-us' lara da kendi yeteneklerini katmayı başarır. Başarısız oldukları insanları devre dışı bırakır yahut görmezden gelirler. Bazı kafası çalışan insanların önüne engeller; kendi halindeki bazı insanlar için de göz yaşı bezeli diziler koyarlar, kısa süre içinde de eksik zekalarından beklenmeyecek başarılar elde ederler. Önündekilerden ne olup bittiğine odaklanamayan insanların içinde, kafalarına göre takılan Bop-us'lar, günün birinde, serin bir ilkbahar sabahında Bop-us'ların başı Piyonus bop-us'un yeni projesi ile güne merhaba derler. Yeni projeye göre, mermer ve beton hayranı olan Piyonus Bop-us, şehrin elde kalan tek yeşil alandaki ağaçları kesip, yerine tüketim alışkanlığını perçinleyecek ve insanları, ihtiyacı olmadığı halde, geri zekalı gibi sürekli bir şeyler almaya teşvik edecek bir AGVGM (al gülüm ver gülüm merkezi) inşa etmeyi planlamaktadır. Bu plana karşı çıkan bir grup yeraltı insanı, parka yerleşerek projenin iptali için eylem başlatırlar. Şimdiye kadar olan sorun çözme yöntemlerini derhal devreye sokan Bop-us'lar, beklenmedik bir tepkiyle karşılaşırlar. Zekanın Terki döneminde olduklarından, olayın ve taleplerin ne olduğunu anlamak yerine, şiddeti arttırmayı ve kitle iletişim birimlerinden düşük zekalı propagandalarını devreye sokarlar. Fakat bu yeraltı insanlarına katılımı arttırmaktan öte bir işe yaramaz.
"Hayal gücü bilgiden daha önemlidir.Çünkü bilgi sınırlıyken, hayal gücü tüm dünyayı kapsar."
A.EİNSTEİN
Saramago'nun eşsiz edebi dilinin devreye girdiği son bölümde , edebiyat severler fantastik edebiyatın derin sularına dalarlar. Çünkü son bölümde kurguyu gittikçe fantezileştiren Saramago, Yüzüklerin Efendisi ve Harry Potter' da olduğu gibi, yeni bir çığır açıyor. Gelişimi şöyle:
Bop-us'lar öncelikle, gittikçe büyüyen tepkiyi, dış mahluklara, otel lobilerine bağlarlar, ancak otel lobilerinde Bop-us' ların daha fazla vakit geçirdiği ayyuka çıkmaya başlayınca geri basarlar. Dış mahlukların da kendileriyle aynı genleri taşıdığı ispatlanınca bir süre kendilerini stand by' a alırlar.
İkinci aşamada yeraltı insanlarının şiddet yanlısı olduğundan dem vuran Bop-us'lar, ölen kişileri, binlerce yaralıyı, bir sürü kayıp yeraltı insanını gösteren tabloları görünce, Kısır' da (Evrenin derinliklerinde, bir başka talihsiz ülke) patlayan olaylara odaklanıyormuş gibi yapıyorlar. Sabah akşam Kısır konuşuyorlar. İyice zıvanadan çıkan Bop-us güvenlik biriminin kendinden geçerek yeraltı insanlarını ısırmaya ve yemeye çalışmasını takip eden süreçte de -malum doymuyorlar- olaylardan haberleri olmuyor, çünkü kah izleme araçları (kameralar) bozuluyor, kah spor etkinliklerine doping yetiştiriyorlar.
ROM türü belleğe sahip Bop-us'lar, unutmama özelliği ile donatılmış yeni nesil yeraltı insanlarıyla başa çıkamayacağını anlayınca, bulutlu bir günde piyasaya yiğit bir Bop-us'u süreler. ROM tipi hafıza, istediğini duyan, istediğini gören ve dönemin ihtiyacına göre karakter değiştirme özelliğine sahip olan bu Bop-us, aynı zamanda başındaki doğal kaskı sayesinde mücadelesi güç bir manipülasyon tekniğine sahiptir. Mermer tipi kafaya sahip olan Yiğit Bop-us, kaynağı belli olmayan ilginç fikirleri ile Bop-us'ların başı Piyonus Bop-us'un koruması olur. (Birçok eleştirmene göre, Saramago bu romanı ile, fantastik edebiyatın sınırlarında gezerken, eşsiz bir fantastik kahramanı da edebiyat dünyasına armağan etmiştir)
Romanın final bölümünde Mermer kafa, Telekinezi yöntemiyle Piyonus Bop-us'un öldürülmeye çalışıldığı tezini ortaya atınca ipler kopar. Yeraltı insanları, son tez ile birlikte, Zekanın Terki dönemini idrak etmeye başlarlar....Finalde ise yeraltı insanları, tüm Bop-us' ları Kısır' a gönderme kararı alır. Yeraltı insanlarının Bop-us' ları Kısır' a yollamak için başlattıkları ve kitabın büyük bölümünü oluşturan son kısım, J. Saramago' nun zirvesi olarak tarif edilebilir..
"Harry Potter serisi ile J. K. Rowling' in yarattığı kurgusal fantezi tarzında bir basamak yukarı çıkmaya hazır mısınız? Saramago, bu eseri ile aklın sınırlarını zorluyor, ölümsüzlüğü perçinleniyor adeta!"
The Daily Telegraph
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.